Daniel Day Lewis Kimdir, Nerelidir, Nerede Doğdu? Kaç yaşında?

Daniel Day Lewis Kimdir? Biyografisi, Hayatı, Özgeçmişi, Doğum yeri, Doğum Tarihi, Fotoğrafı Kaç Yaşında, Memleketi ve Nereli Olduğu? Daniel Day Lewis hakkında merak ettiğiniz her şey haberimizde…

Daniel Day Lewis Kimdir, Nerelidir, Nerede Doğdu? Kaç yaşında?

DANİEL DAY LEWİS KİMDİR?

Doğum tarihi : 29.Nisan.1957

Daniel Day Lewis kaç yaşında : 62

Kilo & Boy :

Burcu : Boğa

Meslek : Sinema Oyuncusu

Daniel Day Lewis doğum yeri : Londra, İngiltere

 

DANİEL DAY LEWİS BİYOGRAFİSİ

İrlandalı oyuncu. My Beautiful Laundrette (Benim Güzel Çamaşırhanem), Unbearable Lightness Of Being (Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği) gibi filmlerde rol almış, 1989 yapımı My Left Foot (Sol Ayağım) filmiyle en iyi erkek oyuncu oskarını kazanmış, In The Name of The Father (Babam İçin) filmiyle yine aynı ödüle aday gösterilmiştir. Yaşayan en iyi aktörlerden biri olarak kabul edilmektedir.

29 Nisan 1957’de İngiltere’de doğdu. Gerçek adı Daniel Michael Blake Day-Lewis’dir. Sanatçı bir aileden geliyordu. Babası Cecil Day-Lewis, İngiltere hükümetince devlet törenleri için şiir yazması için atanan bir şairdi. İkinci evliliğini yaptığı aktris Jill Balcon’dan dünyaya gelen Daniel Day-Lewis’in dedesi Sir Michael Balcon da İngiliz sinemasının en önemli isimlerinden biriydi ve ünlü yapım şirketi Ealing Studios’un başındaydı. Büyük ablası Tamasin Day-Lewis ise belgesel filmi yapımcısıydı.

Daniel 2 yaşındayken, Day-Lewis ailesi Londra’dan, Greenwich’teki Croom's Hill’e taşındı. Çocukluk yılları bu kentte geçen Daniel, 15 yaşındayken babasını kaybetti. O doğduğunda 53 yaşında olan babası, Daniel’le sağlık sorunları yüzünden pek ilgilenememişti. Daha sonraları Daniel, babasıyla daha yakın bpişman olacaktı.

Greenwich’teki çocukluk yıllarında arkadaşlarına gösterişli biri olduğunu düşündüğü için kabadayılık yapan Day-Lewis’in, bölgenin farklı aksanını ve özelliklerini benimsemesi uzun sürmedi. Daniel Day-Lewis daha sonraları bu dönemle ilgili olarak, kural, kanun tanımayan bir çocuk olduğunu, marketlerden eşya çaldığını söyleyecekti.

1968’te Day-Lewis ailesi, zapt etmekte güçlük çektikleri oğullarını, Kent şehrindeki Sevenoaks Boarding School’a gönderdiler.Okulundan nefret eden Daniel, o dönemde daha sonraları tutkusu haline gelicek 2 konuyla ilgilenmeye başladı: Ağaç işçiliği ve oyunculuk. “Cry, The Beloved Country” adlı oyunda canlandırdığı ufak rol için yüzünü siyaha boyaması gerekmişti. Dolayısıyla onun beyaz perdede göründüğü ilk rolü Cry, The Beloved Country değil, John Schlesinger’ın yönetmenliğini yaptığı Sunday Bloody Sunday(1971) oldu. Böylelikle, Daniel henüz 14 yaşındayken, ilk sinema deneyimini yaşadı. Oyunculuk yapmanın cennette olmak gibi bir his olduğunu söylüyordu.

2 yıl sonra hep okumak istediği Petersfield’daki Bedales School’a yazıldı. 1975’te mezun olduktan sonra ele avuca sığmaz karakteri değişen ve daha ciddi davranmaya başlayan Day-Lewis, profesyonel olarak National Youth Theatre’da çalışmaya başladı. Sahnede oldukça başarılı olmasına rağmen, perde arkasını rahatsız edici bulduğu için, doğramacı olmaya karar verdi. Ancak 5 yıllık çıraklık dönemi için yaptığı müracaat kabul edilmeyince Bristol Old Vic Theatre School’a kaydoldu. Eğitimine devam ettiği 3 yıl süresince de okulun tiyatrosunda oynuyordu. Day-Lewis, daha sonraları In The Name Of The Father’ da başrolü paylaşacağı Pete Postlethwaite’ın da yedek oyuncusuydu.

Onbir yıl aradan sonra ilk defa kamera karşısına geçtiği film 1982 yapımı Gandhioldu. Ancak filmografisinde ufak tefek rollerden sıyrıldığı ilk film "The Bounty" ydi. "My Beautiful Laundrette" ve "A Room with a View"(1985) filmlerinde gösterdiği performanslarla, New Yorklu film eleştirmenleri, "En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu" oskarını Daniel Day Lewis’in hak ettiği yorumunda bulundular.

1987’de yönetmen Peter Kaufman tarafından Milan Kundera’nın aynı adlı romanından beyazperdeye uyarlanan The Unbearable Lightness of Being’de Juliette Binoche ve Lena Olin’le başrolleri paylaştı.

1989’da yönetmenliğini Jim Sheridan’ın yaptığı ve sadece sol ayağını kullanarak yaşamını devam ettiren bir yazarı canlandırdığı My Left Food, Daniel Day Lewis’e en iyi erkek oyuncu oskarını kazandırdı. Bu zor rolün üstesinden başarıyla gelen aktör, artık Hollywood’un da yeni favorisiydi.

1993’te çok sevdiği İrlanda’ya taşındı. İrlanda vatandaşlığına geçtiğini açıkladı.

The Last of the Mohicans, The Age of Innocence, In the Name of the Father filmlerindeki birbirinden başarılı oyunculuğuyla dünyanın en iyi aktörlerinden biri haline geldi. Ona sık sık İngiltere’nin Robert De Niro’su deniyordu, ancak konuyla ilgili olarak bir röportajında, De Niro’nun onun şampiyonu olduğunu belirtti.

Özel hayatıyla ilgili konuşmayı sevmeyen aktör, büyük aşkı ve çocuğu Gabriel-Kane Day-Lewis’in (d.1995) annesi Fransız aktris Isabelle Adjani ile uzun yıllar (1989–1995 yılları ayken, ona faksla bildiren Daniel Day Lewis, bu ilişki için “Dünyanın en inişli çıkışlı ilişkisi” yorumunu yaptı.

1996’da The Crucible filmi için beraber çalıştığı yazar Arthur Miller’ın kızı Rebecca Miller’la tanıştı. Kısa bir süre sonra 1996 yılında evlenen çiftin Ronan Day-Lewis (d.1998) ve Cashel Day-Lewis (d.2002) isimlerinde iki erkek çocuğu oldu.

Day-Lewis, 1997’de The Boxer filminin çekimleri bittikten sonra eski tutkusu olan ağaç işlemeciliği yapmak için İtalya’nın Floransa kentine taşındı. Artık oyunculuk yapmayı pek istemediğini açıklayan aktör, ayakkabı tamirciliğiyle ilgileniyordu.

2002’de, çekimlerinin İtalya’da gerçekleşmesi koşuluyla, Martin Scorsese onu yeni filminde başrolü oynaması ikna etti. Gangs Of New York filminde canlandırdığı Bill 'The Butcher' Cutting rolü, birçok dergi tarafından tüm zamanların en iyi performanslarından biri olarak nitelendirildi. Film 10 dalda oskara aday olarak gösterildi.

Daniel Day Lewis, 2007’de vizyona girena “There Will Be Blood” adlı filmde oynamıştır.

Daniel Day Lewis, 2008’de “There Will Be Blood” filmindeki Daniel Plainview rolüyle En İyi Erkek Oyuncu dalında Oscar aldı.

Daniel Day Lewis, 2013 yılında yönetmenliğini ve yapımcılığını Steven Spielberg’in yaptığı “Lincoln” filmindeki Abraham Lincoln rolüyle En İyi Erkek Oyuncu dalında Oscar aldı.

Filmleri :

1971 - Sunday Bloody Sunday

1982 - How Many Miles to Babylon?

1982 - Frost in May (TV)

1982 - Gandhi

1984 - The Bounty

1985 - My Brother Jonathan (TV)

1985 - My Beautiful Laundrette

1985 - A Room with a View

1988 - The Unbearable Lightness of Being

1988 - Stars and Bars

1989 - Eversmile, New Jersey

1989 - My Left Foot

1992 - The Last of the Mohicans

1993 - The Age of Innocence

1993 - In the Name of the Father

1996 - The Crucible

1997 - The Boxer

2002 - Gangs of New York

2005 - The Ballad of Jack and Rose

2007 - There Will Be Blood

2009 - Nine

2013 - Lincoln

0
0
0
0
0
0
0
👍
👎
😍
😥
😱
😂
😡
Son Haberler
Küçükçekmece’de çöken bina panik yarattı! Naci Görür olası deprem için senaryoyu anlattı
Küçükçekmece’de çöken bina panik yarattı! Naci Görür olası deprem için senaryoyu anlattı
İstanbul’da belediye personel alımı yapacak! İBB personel başvuru şartları
İstanbul’da belediye personel alımı yapacak! İBB personel başvuru şartları
Kocasıyla annesini yakaladı! O kadının söyledikleri olay oldu
Kocasıyla annesini yakaladı! O kadının söyledikleri olay oldu
Sigaraya yeni zam geldi! 3 Haziran itibariyle güncel sigara fiyatları
Sigaraya yeni zam geldi! 3 Haziran itibariyle güncel sigara fiyatları
Çok Okunanlar
Sigaraya yeni zam geldi! 3 Haziran itibariyle güncel sigara fiyatları
Sigaraya yeni zam geldi! 3 Haziran itibariyle güncel sigara fiyatları
Kocasıyla annesini yakaladı! O kadının söyledikleri olay oldu
Kocasıyla annesini yakaladı! O kadının söyledikleri olay oldu
Rasim Ozan Kütahyalı'nın yeni aşkını gören inanamıyor
Rasim Ozan Kütahyalı'nın yeni aşkını gören inanamıyor
Küçükçekmece’de çöken bina panik yarattı! Naci Görür olası deprem için senaryoyu anlattı
Küçükçekmece’de çöken bina panik yarattı! Naci Görür olası deprem için senaryoyu anlattı
Yorumlananlar
Ünlü Sanatçı Deniz Akkaya, kızının koruma altına alınmasından sonra isyan etti! 'Salak salak yorumlar yazmayın'
Ünlü Sanatçı Deniz Akkaya, kızının koruma altına alınmasından sonra isyan etti! 'Salak salak yorumlar yazmayın'