Güzel oyuncu Hazal Filiz Küçükköse önceki gün Çeşme tatilinden sonra ilk kez Nişantaşı'nda görüntülendi. İş görüşmesi için Çeşme tatilini yarıda kesip İstanbul’a geldiğini söyleyen oyuncu muhabirlerin sorularını yanıtladı.
'İnsanlar uzaya çıkıyor biz hala kadına şiddeti konuşuyoruz' diyerek tepkisini ortaya koyan Hazal Filiz Küçükköse, İstanbul Sözleşmesi'nin kadın hakları açısından vazgeçilmez olduğunu anlatıp şöyle konuştu: "Bu konuyu tartışmak bile beni üzüyor. Bunu 2020 yılında konuşuyor olmak ve halen gündemde olması rahatsız edici. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir problem konuşulmazken ülkemizde hayvanlara ve kadınlara şiddet haberlerini gördükçe gözlerim doluyor. Şu anda gördüğümüz kadarıyla yasalar yetersiz. İstanbul Sözleşmesi'nin kalkmasını düşünülmesi bizi üzen nokta. Yani neden? Bu kadar mağduriyet varken zaten mevcut yasalar yetmiyorken kaldırılmasını söylemek akıl alır gibi değil, tüylerim diken diken oluyor. Konuşmalar değil yaptırım bekliyoruz"
"BENİ ZORLAYAN KARAKTERLER İSTİYORUM"
Son dönemde rol aldığı dizi projelerinin ekrandan kalkması ile ilgili olarak bu durumu başarısızlık şeklinde değerlendirmeyen Küçükköse, ayrıca kendisini zorlayacak karakterleri oynamak istediğini belirtip "Dünyada genel anlamda bir değişim süreci var. Artık dijital mecralarda var. İzleyenler daha seçici farklı şeyler görmek istiyorlar. Her oynadığım rol benim için büyük bir tecrübe kişisel kariyerim açısından. O yüzden mutluyum. Beni zorlayan karakterleri oynamayı istiyorum. Genelde insan oyunculukta sınırlarını zorlamak ister. Belki sıradan bir karakteri daha farklı oynamayı da isteyebilirim" dedi.
"İNSANLAR UZAYA ÇIKIYOR"
Hazal Filiz Küçükköse "Kişisel hayatınızda şiddete ya da baskıya maruz kaldınız mı?" sorusuna ise, her sektörde olduğu gibi setlerde de kadınların üzerinde baskı olduğunu ifade edip şöyle devam etti: "Tabii ki bu illa ki fiziksel değil psikolojik bir şiddet de uygulanıyor, mobbing de uygulanıyor. Hem kadının kadına yaptığı, hem erkeğin kadına yaptığı, üstün altına yaptığı bu şiddet yadsınamaz bir noktada. Şu anda bu şiddet üzerine 2020 yılında konuşuyor olmak çok üzücü. İnsanlar uzaya çıkıyor biz hala kadına şiddetle ilgili konuşuyoruz. Genelde zaten bir baskı vardır. Sektörün içine girebilmek, ben yıllardır bu sektörün içindeyim, tek başıma göğüs gerdiğim şeyleri düşününce ne kadar güçlü bir kadın olduğumu anlıyorum. Bu bana daha çok güç veriyor. Bu sadece bizim sektörde değil bütün sektörlerde var. Kadının konumlandığı noktada bir problem var"
