Namaz, bireyi dünyevi kaygılardan uzaklaştırır, manevi huzur ve sükûnet sağlar. Namaz, insanın ruhsal gelişimini destekler, ahlaki değerleri güçlendirir ve nefsi disipline eder. Ayrıca namaz, bir Müslüman'ın Allah'a şükür ve hamdini ifade etmesini sağlar. Oturarak namaz kılınır mı? Namazı normal şekliyle kılamayacak durumda olan kişiler namazı oturarak kılabilirler. Oturarak namaz nasıl kılınır? Ayakta durmaya gücü yetmeyen hastalar veya yaşlılar namazı oturarak kılmaktadır. Bu kişiler namazı oturarak, ayaklarını kıbleye uzatarak, diz çökerek veya bağdaş kurarak namaz kılabilirler. İşte namazı oturarak kılmanın detayları...
Oturarak Namaz Kılınır Mı?
İslam'da oturarak namaz kılınması durumlarına bağlı olarak mümkündür. Bazı durumlarda sağlık sorunları veya engellilik gibi sebeplerle oturarak namaz kılmak kabul edilir. Bu durumda kişi, otururken namazın tüm rükünlerini yerine getirmeye çalışmalıdır. Oturarak namaz kılarken, oturma pozisyonlarına dikkat edilmeli ve gerektiğinde kullanılacak yardımcı araçlar kullanılmalıdır. Bununla birlikte, kişinin sağlık durumu düzeldiğinde veya engelinin kalktığında, mümkün olduğunca ayakta namaz kılması tavsiye edilir. İslam'da namaz, bedenin aktif bir şekilde katılımını gerektiren bir ibadet olduğu için, oturarak kılınan namazlar istisna durumlarına özgüdür.
Oturarak Namaz Nasıl Kılınır?
Oturarak namaz kılmak için belirli bir yöntem izlenir. İlk olarak, temiz bir yerde, oturma minderi veya seccade üzerinde oturulur. Baş öne eğilerek "Allahu Ekber" denir ve eller omuz hizasında veya dizlere dayanacak şekilde kapanır. Ardından, otururken secde pozisyonuna geçilir, eller dizler üzerine konur ve secdeye inilir. Secdeden kalkarken yine eller dizlere konur, oturma pozisyonuna geçilir ve bu şekilde namazın diğer rükünleri tamamlanır. Müminler için namaz, Allah'la yakınlaşmanın, iç huzuru bulmanın ve günlük hayatlarını dini değerlerle bütünleştirmenin önemli bir yolu olarak kabul edilir. Oturarak namaz kılarken, hareketlerin içtenlikle ve samimiyetle yapılması, kalbin ibadete odaklanması önemlidir.
Taburede ve Sandalyede Oturarak Namaz Kılma Şartları Nelerdir?
Tabure ve sandalyede namaz kılmanın bazı şartlarının varlığı söz konusudur. Sandalye ve tabureye oturarak namaz kılma şartları şu şekilde sıralanmaktadır:
Ayakta durabilmesine ve yere oturabilmesine karşın secde edemeyen bir kimse namazına ayakta başlar, rükudan sonra ise yere oturarak secdeleri ima ederek namazını kılar. Bir kimse ayakta durabildiği halde oturduktan sonra ayağa kalkamıyorsa bu kişi de namaza ayakta başlar, secdenin ardından namazını oturarak tamamlar. Namaz esnasında ayakta durmaya ve rüku yapmaya gücünün olmasına karşın yere oturamayan kişi namaza ayakta başlayıp rükunun ardından secdeyi sandalye ve benzeri bir şey üzerine oturarak ima ile kılabilir.
Ayakta durmaya gücü olmayan, yere de oturamayan bir kimsenin namazı sandalye, tabure ve benzeri bir şey üzerine oturarak kılabilirler. Bu durumdaki kişiler rüku ve secdeleri ise ima ile yaparak namazlarını tamamlarlar. Namazı kılmanın önünde ciddi bir engel teşkil etmeyen sağlık sorunlarında namazı tabure ve benzeri şeylerin üzerine oturarak namaz kılmak uygun değildir.
Hangi durumlarda oturarak namaz kılınır?
Dinimizde sorumluluklar kulun gücüne göre belirlenmiş (Bakara, 2/286), gücü aşan durumlar için kolaylaştırma ilkesi getirilmiştir. (Bakara, 2/185)Namazın rükünlerinden herhangi birini yerine getirmeye engel olan rahatsızlıklar da kolaylaştırma sebebi sayılmıştır. (Ebu Davud, Salat, 181)Buna göre; namazı normal şekli ile ayakta kılmaya gücü yetmeyen kimse için asıl olan, namazını oturarak kılmaktır. Böyle bir kişi namazını kendi durumuna göre diz çökerek veya bağdaş kurarak yahut ayaklarını yana ya da kıbleye doğru uzatarak kılar.Nitekim Hz. Peygamber (asm), nasıl namaz kılacağını soran hasta bir sahabiye “Namazı ayakta kıl, güç yetiremezsen oturarak kıl, buna da güç yetiremezsen yan üzere yaslanarak kıl.” buyurmuştur. (Buhari,Taksiru’s-salat, 19)
Buna göre; ayakta durabilen ve yere oturabildiği halde secde edemeyen kimse namaza ayakta başlar, rükudan sonra yere oturarak secdeleri ima ile yapar. Ayakta durabildiği halde oturduktan sonra ayağa kalkamayan kişi namaza ayakta başlar, secdeden sonra namazını oturarak tamamlar. (Merğinani, el-Hidaye, II, 83-85; Mevsıli, el-İhtiyar, I, 260) Ayakta durmaya ve rüku yapmaya gücü yettiği halde yere oturamayan kimse namaza ayakta başlar, rükudan sonra secdeyi tabure ve benzeri bir şey üzerine oturarak ima ile eda eder. Ayakta durmaya gücü yetmeyen, ayaklarını yana veya kıbleye uzatarak da olsa yere oturamayan kimse namazı tabure, sandalye ve benzeri bir şey üzerine oturarak kılar, rüku ve secdeleri ima ile yerine getirir. Unutulmamalıdır ki, kişi Rabbine ibadet ederken hem özde samimi olmalı hem de dinin belirlediği şekil şartlarını tam olarak yerine getirmeye özen göstermelidir. Bu sebeple namazını tabure, sandalye ve benzeri şeyler üzerinde kılan müminin ileri sürdüğü mazeretler, kendisini vicdanen rahatlatacak boyutta olmalıdır. Namazı asli şekline uygun olarak kılmaya engel olmayacak derecedeki rahatsızlıklar meşru mazeret olarak görülmemelidir.
